H:3

İlk defa bir kadeh rakının, hastane bahçesinde çığlık atan kadının acısından daha rezil olduğunu gördüm. Şalgam suyunu genzime kaça kaça içtim. Üstümdeki açık kahveye çalan kadife pantolona üç damla kadar damladı. Aslına bakılırsa pek de umrumda değildi. Bugünden sonra bir sürü şeye karşı tepkisizdim.

- Dünyayı umursuyorum, ama mars sikimde bile değilll!!

Kadıköy'de daha önce hiç gitmediğim bir kafede oturuyordum. Bundan yaklaşık dört saat kadar önceydi. Mekanın sahibine yalakalık yapan bir üniversiteli kız grubu ceplerinde kyk bursları ve çantalarında "babamın anasını sikeyim, nereden bilecek bu saatten sonra" düşüncesiyle içeriye girmişlerdi. Hangisiyle yatmam gerektiğine karar verdim. Sonra da nefret ettiğim limonlu ice tea'mi yudumladım.

- Tost yapıyorsanız, kaşarlı alayım.

Ağızım şu anda bile kokabilirdi. Ama karışık tost söyleyen erkeklerden nefret ediyorum. O bekaret kemerini kafalarına geçiresim geliyor. Tostumu yer bir sigara yakar, hiç umrumda olmayan gün sonu haberlerini izler, sonra da basar evime giderdim. Nasıl olsa e-5 e çıkan bir sürü minibüs sabaha kadar çalışıyordu.

Babamın "geç gelme oğlum, merak ettirme" dediği her gün içimden "baba tam 28 dakika sürüyor, bence benimle gurur duymalı ve merak etmemelisin" diyordum. Saat 23.58'di. Hesabı nakit ödemeyi sevmiyordum. İzmir'deki hesap istenince pos cihazı getiren öğrenci mekanları aklıma geldi. Kredi ve Yurtlar Kurumu'nun vereceği kredinin bitmeyeceğine düşünen ve deep sahaflarda takılan bordo montlular aynı toprağın evlatlarıydı. Köklerini becerdiğimi duysunlar istemiyordum. Özlediğim yollara varış noktası diye bakanları saygıyla selamlıyordum.

Bir kız arkadaşım olsaydı çene kemiği ile kulağının kesiştiği noktaya bir isim verirdim. Hatta nüfusuma bile alırdım. Şayet ayrılırsak, kefaret bile ödeyebilirdim. Bu yaştan sonra temiz ve daha önce hissiyata geçmemiş bir çene kemiği-kulak kesişim noktası bulmak çok zor olacak. Büyük ihtimalle bahsi geçen noktadan bir buse bile yememiş tüm kızlar, Beckett'tan habersiz, sağlık meslek lisesi okumuş 24 yaşındaki hatunlar olacak. Ve maalesef onlarla olmaz, çünkü benim zavallı dirseğim bile doğru yerlere temas etmesini bilir. Ben uyurken bile..

Emrah Serbes televizyonda çıktığı zamanlar heyecanlanan ve ekrana pür dikkat kesilen orospu çocuklarına anlatmam gereken bir kaç şey var.

- O adam da biraya 6 lira veriyor.!
- Sizi tanımak gibi bir derdi yok.
- Eminim onun zavallı dirseği de uyurken bile doğru noktalara dokunuyordur.

Ben Mesut Umar. Adımı 22 yıl önce üst komşumuz Hafize Teyze; Soyadımı 83 yıl önce dedemin babası koymuş. Ve ben 22 yıldır kaderimi yazıyor son 5 yıldır da mütemadiyen talihin amına koyuyorum. Küfür etmek gibi bir terbiyesizliğe kesinlikle takatım yok. Kimseye küfür etmedim. Bir kere sevdiğim kadına asılan bir çocuğa küfür etmek istedim, sonra saçma buldum. Amcam annesiyle yasak bir aşk yaşıyor. Bunu yapmak daha heyecanlıydı.

Ben bir ortam sakisiyim.







Comments are closed.

Blogger tarafından desteklenmektedir.